www.dostyurdu.com

 
Bilgiler Portalı
 
  Ana Sayfa
  İletişim
  Allah' ın 99 İsmi ve Anlamı
  Allah 99 İsmi Videosu
  Hz.Muhammed' in Hayatı
  Mevlana Hayatı
  Mimar Sinan'ın Hayatı
  Mevlana Sözleri
  Mevlana İle İlgili Resimler
  Selçuk Bey' in Hayatı
  Blaise Pascal
  Yavuz Sultan Selim'in Hayatı
  Fatih Sultan Mehmet
  Atatürk' ün Hayatı
  Nasreddin Hoca'nın Hayatı
  Yunus Emre' nin Hayatı
  Farabi Hayatı
  Akşemsettin Hayatı
  Arşimetin Hayatı
  Alpaslan Hayatı
  Club penguin
  Bilim Adamları
  Radyo
  Üyelik
  Anket
  Sanalika
  Arama motorları
  Elazığ İmsakiyesi
  Elazığ Fıkraları
  Bilmeceler
  Ninniler
  Maniler
  İnsanlarla İlgili Bilimsel Bilgiler
  Hayvanlarla İlgili Bilgiler
  Sword and Sandals Hileleri
  Oyunlar
  Kayıt Olma
  Cheat
  Webmaster
  Tv izle
  Tv İzle 2
  Tv İzle 3
  Gazete
  İngilizce Türkçe
  Hava Durumu
  Duyuru
  Maketler
  İstatislikler
  Hayvan Resimleri
  Bilimsel Haberler
  İcatlar
  Gifler
  Radyo 2
  Media Player
  Bilim Adamlarının Hayatları
  Önemli Duyuru !!!
  Keşifler
  Bilmece Arşivi
  Bilmeceler 2
  Bilmeceler 3
  Bilmeceler 4
  Sitenin Rengi
  Pencere Açme Örneği
  Özel Paylaşım Siteleri
  Hesap Makinesi
  Hesap Makinesi 2
  Dualar Sureler ve Anlamları
  Ayet ve Dua kodları
  Ayet ve Dua Kodları 2
  Barış Manço Hayatı
  Kemal Sunal Hayatı
  Adile Naşit Hayatı
  Oruç
  Arama Motoru 2
  Bilgi Yarışması
  Club penguin banner
  Darkorbit
  Arama Motoru 3
  İlginç Bilgiler
  Var mısın Yok musun?
  Uydu Görüntüsü
  Son Depremler
  Süper Lig Puan Durumu
  Peygamberler Tarihi
  Namaz Vakitleri
  Bize Yardım Edenler
  Plaka Kodları
  Sadece Benim Sitemden Girilen Sohbet
  Programlarımız
  Sanat Akımları
  Sanat Tarihi
  Sivil Mimari
  İslam Hayatı
  Müzeler
  Tarihi Eserler Hakkında Ansiklopedik Bilgi
  Mondros Ateşkes Antlaşması
  Kod Editörü
  Fake nedir?
  İsmini Çince Yazma
  Balıklar Uyur mu?
  Dünyadaki Tüm İlginç Bilgiler
  1. Dünya Savaşı Hakkındaki Bilgiler
  2. Dünya Savaşı
  Kings İsland
  1.İnönü Savaşı
  2.İnönü Savaşı
  Çanakkale Destanı
  Çin Alfabesi
  Makedonya Alfabesi
  Viking Alfabesi
  Göktürk Alfabesi
  Osmanlı Alfabesi
  Rus Alfabesi
  Metin2 Multihack
  Privacy Policy
  Programlarımız 2
  Thief Deadly Shadows Tam Çözüm
  Oyunlar 2
  Oyunlar (Özel)
  En Yeni Programlar
  Club penguin trackerleri
TLAHASARA
Mondros Ateşkes Antlaşması
Mondros Ateşkes Antlaşması (İng:Armistice of Moudros), Birinci Dünya Savaşısonunda  Osmanlı Devleti ile  İngilterearasında imzalanan ateşkes belgesi. Osmanlı Devleti adına Bahriye Nazırı  Rauf Bey, Büyük Britanya adına Amiral Arthur Gough-Calthorpe (Anlaşma Devletlerinin Akdeniz filo komutanı) tarafından  Limniadasının  Mondros Limanı'nda demirli Agamemnon zırhlısında  30 Ekim  1918 akşamı imzalanmıştır. 

Osmanlı Devleti ile müttefikleri  Almanya Avusturya-Macaristan ve  Bulgaristan Eylül 1918'de artık savaşı sürdüremeyeceklerini anlamışlardı. Önce Bulgaristan 29 Eylül'de ateşkes antlaşması imzalayarak savaştan çekildi. Bunu Almanya, Avusturya-Macaristan ve Osmanlı Devleti'nin ateşkes için ABD Başkanı  Woodrow Wilson'a başvuruları izledi. Yenilgiyi kabul eden bu devletler Wilson'ın 8 Ocak 1918'de çıkardığı 14 maddelik barış programı çerçevesinde bir antlaşma yapmak istiyorlardı. Ama  İngiltere ve  Fransa buna karşı çıkınca ABD'de de onlara uyarak daha sert bir tutum takındı.  ABD, Almanya ve Avusturya-Macaristan ile kendi bağlaşıklarının istekleri doğrultusunda ateşkes koşullarını görüşmeye başlarken Osmanlı Devleti'nin başvurusuna yanıt bile vermedi.

Mondros Ateşkes Antlaşması, Osmanlı Devleti'nin yıkımından sonra kurulan  Türkiye'nin çerçevesini çizen ilk uluslararası belge olarak önem taşır.  Türk Kurtuluş Savaşı'nın siyasi manifestosu olan  Misak-ı Milli Beyannamesinin birinci maddesi, ''"  30 Ekim  1918 tarihli antlaşmanın çizdiği hudutlar (...) dahilinde, dinen, ırkan ve emelen müttehit (...) Osmanlı İslam ekseriyetiyle meskûn bulunan aksamın tamamı, fiilen ve hükmen gayrı kabil-i tecezzi bir küldür bölünmez bir bütündür."'' demek suretiyle, Milli Mücadele'nin hedefi olan ulusal varlığı Mondros Ateşkes Antlaşmasına gönderme yaparak tanımlar.

Anlaşmanın İmzalanması

 

Filistin'de İngiliz hücumu karşısında hezimete uğraması ve 1 Ekim'de  Şam'ın düşmesi üzerine,  Talat Paşa hükümeti 5 Ekim'de İngiltere ile ateşkes sağlanması için ABD'nin arabuluculuğuna başvurdu. Bu arada 29 Eylül'de Bulgaristan ateşkes imzalamış, bu ülkeye giren Fransız ve müttefik ordularının İstanbul'a yönelmesi olasılığı doğmuştu.

1913'ten beri başta olan  Talat Paşa Kabinesi  8 Ekim'de istifa etti. Eski genelkurmay başkanlarından  Ahmet İzzet Paşa'nın 14 Ekim'de kurduğu kabinede,  İttihatçı olduğu halde hükümetin  Alman yanlısı savaş politikasına karşı çıkan ve İngiliz dostu olarak tanınan  Rauf Bey (Orbay) Bahriye Nazırı oldu.  18 Ekim'de Osmanlı'da esir bulunan İngiliz generali Townsend, Osmanlı'nın ateşkes şartlarını iletmek üzere bir gemiyle gizlice  Midilli'ye gönderildi.  24 Ekim'de İngiliz hükümeti Limni'de bulunan Amiral Amiral Arthur G. Calthorpe'a ateşkes görüşmelerini başlatma yetkisini verdi. Ertesi gün Türk hükümetinin görevlendirdiği Rauf Bey Zafer römorkörüyle Foça'dan Midilli'ye geçti; burada kendisini karşılayan İngiliz  kruvazörüyle Limni adasına ulaştı. 27 Ekim'den itibaren dört gün süren çetin müzakereler sonunda 30 Ekim akşamı antlaşma imzalandı. 1 Kasım sabahından geçerli olmak üzere Osmanlı Devleti ile Britanya İmparatorluğu arasında ateşkes ilan edildi.

Müzakerelerde Rauf Bey'e Dışişleri Müsteşarı Reşat Hikmet Bey eşlik etti.

28 Ekim günü Fransız hükümeti bir notayla antlaşma görüşmelerine katılma isteğini bildirdiyse de bu talep İngiltere tarafından dikkate alınmadı.(Savaşın bu aşamasında Osmanlı sadece İngiltere ile fiili çatışma halindeydi.)

Bu esnada 24 Ekim'de Almanya'da ihtilal başladı. 3 Kasım'da Avusturya-Macaristan Villa-Giusti Antlaşması ile savaştan çekildi. 7 Kasım'da Alman imparatoru  II. Wilhelm tahttan feragat etti. 11 Kasım'da Compiègne Ormanı'nda imzalanan ateşkes ile Almanya yenilgiyi kabul etti. Aynı gün Avusturya-Macaristan imparatoru I. Karl da tahtını bıraktı.

Antlaşma Koşulları

Mondros Ateşkes Antlaşmasın koşulları, aynı günlerde imzalanan BulgaristanAvusturya-Macaristan ve Almanyaantlaşmalarıyla benzerlik gösterir. Stratejik noktaların işgali, ordunun terhisi ve donanma ile cephanelerin teslimi gibi askeri tedbirler, yenilen tarafın savaşa devam edemez hale getirmeye yöneliktir. Sadece doğu illerinde karışıklık çıkması halinde İtilaf devletlerine buraları işgal etme yetkisini veren 24. madde, Türk ateşkesine özeldir. Bu madde, tehcirden dönecek Ermenilere karşı direniş gösterilmesi olasılığına karşı anlaşmaya konmuş ancak uygulama görmemiştir.

Mütareke hükümlerine göre İstanbul ve Çanakkale boğazları silahsızlandırılarak serbest geçişe hazırlanıyor, denetimi deİtilaf Devletleri'ne bırakılıyordu. Sınırların korunması ve iç güvenlik için gerekli sayının dışındaki askerler tehris ediliyor, yani ordu dağıtılıyordu. Donanma da İtilaf Devletleri'nin gözetimi altında limanlara çekiliyordu. Bütün ulaştırma ve haberleşme hizmetleri İtilaf Devletleri'nin denetimi altına giriyordu. En önemli madde ise İtilaf Devletleri'nin, güvenliklerini tehlikeye düşürdüğünü ileri sürerek istedikleri yeri işgal edebileceklerini öngören yedinci maddeydi. Nitekim kısa bir süre sonra bu madde hükmüne dayanılarak dört bir yanda işgaller başlayacak, İtilaf devletleri 1920'de Osmanlı Devleti'ne Sevr Antlaşmasını imzalatarak bu işgalleri resmen kabul ettireceklerdi. Buna karşı çıkanlar ise Anadolu'da Türk Kurtuluş Savaşı'nın bayrağını açacaklardı.

Antlaşmada Osmanlı Devleti'nin sınırlarına ve statüsüne ilişkin bir ifade yoktur. Ancak İngilizler Suriye cephesinde ateşkesi tam Türk-Arap etnik sınırında kabul etmekle, Osmanlı Devleti'nin barıştan sonraki sınırlarına ilişkin ilginç bir fiili durum yaratmışlardır.

Taraflar arasında ateşkes durumu 31 Ekim 1918 günü öğle vakti başlayacaktır.

Resmî antlaşmanın yanısıra, Amiral Calthorpe'un sözlü açıklamalarını içeren bir mektup da Türk tarafına sunuldu. Bu mektupta, işgal kuvvetlerine Yunan askerinin katılmayacağı ve benzeri taahhütler yer alıyordu.
 

Yavuz Zırhlısı Tuzağı

Ateşkesin ilginç ayrıntılarından biri, 6 madde aracılığıyla Yavuz zırhlısının Osmanlı'da kalmasının sağlanması idi. Alman donanmasının en güçlü gemilerinden biri olan Goeben zırhlısı savaşın ilk günlerinde Osmanlı'ya gelmiş, Osmanlı donanmasına katılıp adı "Yavuz" olarak değiştirildiği halde, mürettebatı ve kaptanı Alman kalmıştı. Rauf Bey ile Calthorpe arasında anlaşmaya varıldığı şekliyle madde, geminin Haliç'te hapsedilerek Almanların eline geçmesini önlemeye yönelikti.

2 Kasım'da yapılan hassas bir operasyonla Liva Amiral (Tuğamiral) Arif Paşa Yavuz zırhlısını Osmanlı zabit ve eratıyla ele geçirdi ve Haliç'e hapsetti.
 

Tepkiler

İstanbul kamuoyu antlaşma hükümlerini ağır buldu, ancak genel bir iyimserlikle karşıladı. 1 ve 2 Kasım tarihli İstanbul gazeteleri daha çok İstanbul'da savaş ihtimalinin ortadan kalkmış olduğunu vurguladılar. (Bulgaristan'ı işgal eden İtilaf ordularının o günlerde İstanbul'a yönelik taarruzu bekleniyordu.) Mustafa Kemal Paşa'nın görüşlerini yansıtan Minbergazetesi 1 Kasım'da, "Bir devletin küçülmüş bile olsa herhalde bir siyasi mevcudiyet ve milli birlik muhafaza ederek böyle bir badireden kurtulabilmiş olması en büyük siyasi başarı sayılmalıdır." yazıyordu. 

Minber, başka birçok yorumcu gibi, Rus ve Avusturya imparatorluklarının parçalanıp anarşiye ve iç savaşa düşmelerini örnek gösteriyor, Türkiye'nin bu akıbetten kurtuluşunu memnunluk verici buluyordu. 'in (Okyar) aynı tarihli başyazısında şöyle deniyordu:

"Cihan Harbi henüz her tarafta bitmemiştir. Ne zaman sona ereceği de katiyetle hesap ve tahmin edilemez. Antlaşma koşullarının ağırlığı bundan ileri gelmiştir. Dünya durumunun fevkaladeliği karşısında İtilaf devletleri tarafından konulan bu kayıtların, bu antlaşma maddelerinin devamı olamaz. Sulh zamanına kadar alınmasına lüzum görülmüş geçici ve ihtiyati tedbirler kabilindendir."


Ancak 13 Kasım'da İtilaf donanmalarının İstanbul'a gelmesi ve Tevfik Paşa kabinesinin kurulmasından sonra antlaşma hükümlerine yönelik kuşku ve kaygılar İstanbul basınında daha sık görülmeye başlandı.

Uygulama

13 Kasım 1918'de İtilaf donanmalarına mensup bir filo, ateşkesin 1. maddesi uyarınca Çanakkale ve İstanbul boğazlarındaki askeri tesisleri işgal etti. Aralık 1918 ve Ocak 1919 aylarında Fransız ve İngiliz birlikleri, 10. ve 16. maddeler uyarınca AntakyaİskenderunAdanaTarsusKilis ve Antep'e girdiler. 

11-26 Kasım tarihleri arasında Türk ordusu BatumArdahanAhıska ve Kars'ı tahliye etti. Bu yerlerde Türk direniş örgütlerinin denetiminde, Sovyet modelinden esinlenen  kuruldu.

İtalya Fransızların Kilikya (Adana) bölgesine girmesini kendi çıkarlarına yönelik bir tehdit sayarak protesto etti. 22 Mart1919'da antlaşmanın 7. maddesini gerekçe göstererek tek taraflı olarak Antalya'yı işgal etti. Bu olay Paris'teki barış konferansında diplomatik bir krize yol açtı. Nisan ayında İtalya bir ay süreyle barış konferansını terketti.

Bu olaylar dışında antlaşmanın ilk altı ayı önemli gerilimler olmadan geçti. İstanbul'daki İtilaf temsilcileri ile Türk hükümeti arasındaki en ciddi sorunlar, eski İttihat ve Terakki yöneticilerinin savaş ve tehcir suçları nedeniyle yargılanması ve tutuklanması konusundan doğdu.

Antlaşmanın nisbi sessizlik dönemi Mayıs 1919 başlarında sona erdi. Bu tarihte Paris Barış Konferansı, Mondros'ta verilmiş sözlere aykırı olarak, İzmir'in Yunanlılarca işgali kararını aldı. Aynı günlerde Osmanlı Devleti'nin birçok köşesi İtilaf devletlerince işgal edildi; Kars ve Batum milli şura hükümetleri İngilizler tarafından dağıtıldı. Aynı günlerde ilan edilmesi beklenen barış antlaşması belirsiz bir geleceğe ertelendi.

İtilaf devletleri politikasında meydana gelen bu ani değişim, Türk tarihçileri tarafından henüz yeterince incelenmemiş bir konudur.
 

Mondros Ateşkes Antlaşmasının Önemi



Bu ateskes antlaşmasının hükümleri gereğince Osmanlı Devleti fiilen tarihe karışıyordu. Çünkü, bu bir ateskes degil kayitsiz kosulsuz bir teslim belgesi idi. Yaklasik sekiz yil savastan sonra, bir zamanlarin muhtesem Osmanli Devleti perisan bir sekilde yenilmis, ordulari dagilmis, morali çökmüs, savaslarda büyük insan kayiplarina ugramis, kaynaklari tükenmis, galiplerin kendisi hakkinda verecegi karara razi ve kadere boyun egmis bir görünümdeydi. Ordu dagiliyor, silah, cephane ve ulasim yollari ile tüm haberlesme araçlari ve liman, tersaneler Itilaf Devletleri'nin denetimine birakiliyordu. Itilaf Devletleri'ne, 7. maddeye dayanarak, ülkenin herhangi bir yerini isgal hakki taniniyor, Dogu Anadolu'da bir Ermeni Devleti kurulmasi için olanak hazirlaniyor ve Itilaf Devletleri'ne isgallerine yardimci olunacagi belirtiliyordu.

İtilaf Devletleri, özellikle İngiltere, savaştan yenik çikmis olan Almanya, Avusturya ve Bulgaristan'a Osmanli Devleti'ne uyguladiklari paylasma politikasini izlemiyorlardi. Almanya, Avusturya ve Bulgaristan'in topraklarina ateskes imzaladiklari tarihte Itilaf devletleri askerlerince girilmisti. Oysa Osmanli Devleti ateskes imzaladigi tarihte ülkesine düsman askeri girmemisti. Ingiltere, Mondros'un imzalanmasindan sonra Türk Ulusu'na dogu ulusu gözüyle bakiyor, Türk Ulusu'nu padisahin buyrugu altinda bir sürü olarak görüyor ve padişah elde edilince tüm ulusun da avuç içinde olacagini düsünüyordu. Lloyd George'nin plani, Yunanistan'i yeter derecede güçlendirmek ve Güney Kafkasya'da Rusya ile Osmanli Devleti arasinda kalmış olan hükümetlere yardim edip, Osmanli Devleti'ni dogudan ve batidan istila ve baski altina almakti. Avrupa'nin hasta adami ölmüs ve mirasini paylasmak birinci derecede Ingiltere'nin sonra Fransa ve digerlerinin eline kalmisti. Rusya savastan çekilmis oldugu için Dogu Sorunu nu Ingiltere ve Fransa'nin diledikleri gibi çözebileceklerdi. Avrupa'yi pasta dilimleri gibi, ulusal sinirlara bakmaksizin bölen, II. Dünya Savasi'nin tohumlarini daha o zaman eken Itilaf Devletleri tüm Orta Dogu'yu, yani Osmanli Devleti'nin topraklarini yagma edebilecek sekilde ele geçirmislerdi. 1878'den beri Osmanli Devleti ile ilgili politikasini degistirmis bulunan Ingiltere, Osmanli Devleti'nin artik yasayamayacagina karar vermisti.Yüzyillardir güneye inmek isteyen Rusya'nin Balkanlar üzerinden Bogazlara ve Kafkasya üzerinden ise Iskenderun ve Basra Körfezleri'ne ilerleyisinin ve buralari ele geçirmesinin Osmanli Devleti tarafindan durdurulamayacagini gören Ingiltere, 1. Dünya Savasi sonunda, kendi politikasini uygulama olanagi buldugundan Kafkasya'daki Rus ilerleyisini durdurmak için Ermenistan ve Balkanlar'da ilerleyen Rus tehlikesine karsi da Ege Denizi'ne egemen, Bati Anadolu'yu hatta Kibris'i da içine alan güçlü bir Yunanistan yaratmak ve Ingiltere'nin desteginde bu devletleri Rusya'ya karsi tampon olarak kullanmak, bu sayede Ingiltere'nin sömürge yollarinin güvenligini saglamak istiyordu. Iste Mondros Ateskes Antlasmasi Ingiltere'nin bu politikasinin ürünü olarak Ingiltere temsilcisi Amiral Calthrope'nun dikte ettirdigi sekilde kabul edilmisti.

Bağlantılı

 

  • Birinci Dünya Savaşı

     

     

  • Osmanlı Devleti

    Antlaşmanın Maddeleri

    SİLÂH BIRAKIŞIMI SÖZLEŞMESİ (Armisteice Convention)

    Mondros, 30 Ekim 1918

    (Metin)

    İngiltere Hükûmetinin, Müttefikleriyle anlaşmış olarak, yeterli kaldığı İngiltere'nin Akdeniz Donanması Başkomutanı Sayın Oramiral Sir Arthur Cough Calthorpe ile, Türk Hükûmetinin yetkili kaldığı Donanma Bakanı Sayın Rauf Bey, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Sayın Reşat Hikmet Bey ve Genelkurmay'dan Yarbay Sadullah Bey arasında kararlaştırılp bağıtlanan Silâh Bırakışımı koşulları:

    1. Çanakkale ve Karadeniz Boğazlarının açılması ve Karadeniz'e geçisin sağlanması; Çanakkale ve karadeniz Boğazları kalelerinin Müttefiklerce işgal edilmesi.

    2. Türk sularındaki tüm mayın tarlalarının, torpido kovanlarının ve öteki engellerin yerleinin gösterilmesi ve bunların taranması ya da kaldırılması için, istemde bulunulunca, yardım edilmesi.

    3. Karadeniz'daki mayınlara ilişkin eldeki tüm bilgilerin verilmesi.

    4. Müttefeik savaş tutsakları ve gözaltında bulundurulan ya da tutsak olan Ermenilerin tümünün İstanbul'da toplanarak, hiç bir koşula bağlı olmaksızın, Müttefiklere teslim edilmesi.

    5. Sınırların denetlenmesi ve iç güvenliğin sağlanması için gerekli olan askerî birlikler dışında, Türk Ordusunun gecikmeksizin terhis edilmesi (Birliklerin insan gücü ve konuşu, daha sonra, Müttefiklerce, Türk Hükûmetine danışılarak, saptanacaktır).

    6. Türk karasularında ya da Türkiye'nin işgalindeki sularda bulunan tüm savaş gemilerinin teslim edilmesi; Türk karasularında kolluk ya da benzeri amaçlar için gerekli görülebilecek belirli küçük gemiler dışında, anılan gemilerin gösterilecek Türk limanında ya da limanlarında gözaltına alınması.

    7. Müttefiklerin, kendi güvenliklerini tehdit edecek herhangi bir durum ortaya çıkarsa, herhangi bir stratejik noktayı işgal etme hakkı bulunması.

    8. Şu sırada Türk işgali altında olan tüm limanların ve barınakların Müttefik gemilerince özgürce kullanılması ve düşman tarafından kullanılmasının önlenmesi. özdeş koşullar, ticaret ve Ordunun terhisi amaçları için Türk sularında bulunan Türk ticaret gemilerine de uygulanacaktır.

    9. Tüm Türk limanlarında ve tersanelerinde her türlü gemi onarımı kolaylıklarından yararlanılması.

    10. Toros tünel sisteminin Müttefiklerce işgali.

    11. Kuzey - batı İran'daki Türk Birliklerinin gecikmeksizin savaş öncesi sınırların gerisine çekilmeleri için daha önce verilmiş bulunan buyruk yerine getirilecektir. Kafkasların bir bölgesinin Türk Birliklerince boşaltılması daha önce buyrulmuş bulunmaktadır; bu bölgenin geri kalan bölümünün boşaltılmasına, oradaki durum Müttefiklerce incelendikten sonra, gerek görülürse, girişilecektir.

    12. Türk makamlarinin haberleşmeleri dışında, tüm telsiz telgraf ve kablo istasyonlarının Müttefiklerce denetim altına alınması.

    13. Denizciliğe, askerliğe ve ticarete ilişkin her türlü gereçlerin yokedilmesinin önlenmesi.

    14. Ülkenin gereksimleri karşılandıktan sonra, Müttefiklere Türk kaynaklarından kömür, akaryakıt ve deniz gereçleri satın alma kolaylıkları gösterilmesi. Bu nedenlerden hiçbir ihraç edilmeyecektir.

    15. Kafkasya demiryollarının şu sırada Türk denetimi altında bulunan bölümlerini de kapsamak üzere, tüm demiryollarında, halkın gereksimleri gereği gibi göz önünde tutulmak koşuluyla, Müttefik makamlarının bunları tümüyle diledikleri gibi kullanabilmeleri amacıyla, Müttefik Denetleme görevlilerinin yerleştirilmesi. Bu hüküm Batum'un Müttefiklerce işgalini de kapsar. Türkiye, Bakû'^nun Müttefiklerce işgaline hiçbir biçimde karşı çıkmayacaktır.

    16. Hicaz'da, Asir'de, Yemen'de, Suriye'de ve Irak'ta tüm garnizonların en yakın Müttefik komutanına teslim olmaları ve, 5. Maddede öngörülen düzenin korunması için gerekenler dışında, tüm Birliklerin Kilikya'dan çekilmesi.

    17. Trablus ve Bingazi'deki tüm Türk Subaylarının en yakın İtalyan garnizonuna teslim olmaları. Bunlar teslim olma buyruğuna uymazlarsa, Türkiye, bu Subaylara ikmal gönderilmesini ve kendileriyle haberleşmenin kesilmesini sağlamayı yükümlenir.

    18. Mısrata'yı da kapsamak üzere, Trablus ve Bingazi'de işgal edilen tüm limanların en yakın Müttefik garnizonuna teslimi.

    19. Denizci, asker ve sivil tüm Almanların ve Avusturyalıların bir ay içinde Türk ülkelerinden çıkartılması; uzak bölgelerdekilerin de olanaklı en erken bir tarihte çıkartılması.

    20. Beşinci Madde uyarınca terhis edilecek Türk ORdusunun, taşıtlarıyla birlikte, araç ve gereçlerinin, silâhlarının ve cephanesinin kullanılış biçimi konusunda verilebilecek buyrukların yerien getirilmesi.

    21. Müttefiklerin çıkarlarını korumak için Türk Donatım (İaşe) Bakanlığına bir Müttefik temsilcinin atanması. Bu temsilciye, işbu amacın gerektirdiği tüm bilgilerin verilmesi.

    22. Türk tutsaklarının Müttefik Devletler buyruğunda tutulması. Askerlik çağı dışındaki Türk sivil tutsakların salıverilmesi konusu göz önünde tutulacaktır.

    23. Türkiye bakımından Merkez Devletleri ile tüm ilişkilerin kesilmesi zorunluğu.

    24. Altı Ermeni ilinde (Vilâyetı sitte) karışıklık çıkarsa, Müttefikler bu illerin herhangi bir bölümünü işgal etme hakkını ellerinde tutarlar.

    25. Müttefiklerle Türkiye arasında düşmanca eylemler 31 Ekim 1918 Perşembe günü, yerel saatle öğleden başlamak üzere, duracaktır. Limni'de, Mondros limanında, İngiltere Kırallığığının Agamemnon Savaş Gemisinde, 30 Ekim 1918'de, iki örnek olarak, imzalanmıştır.

 
   
 
 
İsim Sözlüğü

Online sözlük 2






































to




















Sitene ekle
SİTEMİZDE BİLGİLERİN KOPYALANMASI YASAKTIR.
KOPYALANIRSA KAYNAK GÖSTERİLMEK ZORUNDADIR.
YAPANLAR HAKKINDA YASAL İŞLEM YAPILIR.

21 Mart - 19 Nisan
20 Nisan - 20 Mayıs 21 Mayıs - 21 Haziran
Koç Boğa
İkizler

22 Haziran - 22 Temmuz
23 Temmuz - 22 Ağustos
23 Ağustos - 22 Eylül
Yengeç Aslan Başak


23 Eylül - 22 Ekim 23 Ekim - 21 Kasım
22 Kasım - 21 Aralık
Terazi Akrep Yay

22 Aralık - 19 Ocak

20 Ocak - 18 Şubat
19 Şubat - 20 Mart
Oğlak
Kova Balık

Açıklama
Açıklama
Açıklama
Açıklama
Açıklama
Açıklama
Açıklama
Açıklama
 
 
  120 x 600 Skyscraper

 
 
 
 
Bugün 21 ziyaretçi (27 klik) kişi burdaydı!

Myspace Calendars at WishAFriend.com ->
  • « Önceki
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • Sonraki »
  • 21 Mart - 19 Nisan
    20 Nisan - 20 Mayıs 21 Mayıs - 21 Haziran
    Koç Boğa
    İkizler

    22 Haziran - 22 Temmuz
    23 Temmuz - 22 Ağustos
    23 Ağustos - 22 Eylül
    Yengeç Aslan Başak


    23 Eylül - 22 Ekim 23 Ekim - 21 Kasım
    22 Kasım - 21 Aralık
    Terazi Akrep Yay

    22 Aralık - 19 Ocak

    20 Ocak - 18 Şubat
    19 Şubat - 20 Mart
    Oğlak
    Kova Balık

    Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
    Ücretsiz kaydol